Sen şimdi;
Mutluluğa dair hayaller büyütürken yüreğinde
Ben gözlerime bıraktığın kahrınla sırılsıklam
Meczup bir adam oluyorum geceleri…
Hani yanımda olmayacağını biliyorum ya
bundan sonra,
Her şey daha kolay geliyor bana,
Ölüm gibi mesela…
Sökmeliyim suretimi aynalardan,
Öyle kahırlı, öyle mahzun kalmamalı
çehrem sırların arasında…
Kimse hatırlamamalı yüzümü,
Kaybolmalıyım benden habersiz geçen
asırların arasında…
Çileydi ruhuma bıraktığın son bahar.
Kahrını solurken zamansız gelen güzün,
Sen ilkbaharları kıskandıran bir hevesle
koşuyordun bivefa sevdalara.
Benimse avuçlarımda bir parça hayal
Alışmaya çalışıyordum zamansız vedalara…
Sökmeliyim suretimi aynalardan…
Öyle eksik öyle yarım kalmalı bu hikâye.
Bir nisan akşamında tutuklanan gözlerim,
Bir temmuz gecesi idam ediliyor gözlerinde…
Ve ben;
ömrümün aynası olan gözlerinde,
suretime bigâne kalan yüzünle,
unutulmanın tufanına tutuluyorum.
Söktüm suretimi aynalardan.
Sevda denen bu rüya da
Unutuluyorum… Unutuluyorum…
Yusuf Mescioğlu
Onbeşhaziranikibinonbir.