21 Haziran 2011 Salı

O'nu Gördüğüm An'a...



O’nu Gördüğüm An’a…


O an, şiir burcundan firar etti her hece,

O an, tüm yıldızlardan utandı hırçın gece...


O an, yazan kalemim suretinde tutuldu.

O an, hicrân kelâmı dilimde unutuldu…


O an, bir kekemeye bahşettim lügâtimi

O an, sessizlik çizdi hayatıma âti’mi…


O an, yangın kuşattı ufkunu hayallerin,

O an, mehtap vuruldu göğsünde leyâllerin…


O an, iki büklümdü aynalarda gördüğüm.

O an, gönül hâneme atıldı son kördüğüm…


O an, ateş olmadan gözleri gözlerime,

O an, yenik düşmüştüm geç kalan sözlerime…


O an, anlamı yoktu ne sözün ne şiirin,

O an, kalem kırıldı hükmüne bu şairin…


O an, ağyar olanın yâr’lığına imrendim.

O an, nefsim elinde intihara direndim…


O an, bir kabir açtı hayat bana göğsünden,

O an, utandı ruhum cihânnümâ süsünden…


O an, yaşarken ölmek bana kader kılındı,

O an, şeb-i yeldâ’lar bana mâder kılındı…


O an, ömür yurdunda ben kahıra dayandım.

O an, bir Yûsûf idim zindanlarda uyandım…


O an, aşk gergefine inkisârım dokundu,

O an, bülbül yurdunda gam sâlâ’sı okundu…


Mutluluk mihmânına mihmândar oldum o an,

Cânı cânâna verdim titreyip soldum o an…


Ermediğim muradı O’na bıraktım o an,

Son nefesi verirken O’ndan ıraktım o an,

Yusuf MESCİOĞLU

yirmibirhaziranikibinonbir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder